Zaman Öğütme Makinesi
Zamanınızı kontrol etmenin ilk adımı zihninizi kontrol etmek… Dikkat dağıtıcı fırsatlar hiç bu kadar çok olmamıştı. Dişlerimizi fırçalama alışkanlığı gibi kullandığımız, günlük hayatımızın içine işlemiş onlarca sosyal ağ ile kuşatılmış durumdayız.
Sabit Programlı Üretkenlik ile kısa sürede büyük işler yapabilmeniz mümkün! Peki nasıl mı? Çok yoğun ve stresli bir programım olması gerek. Sebebi ise, çok emek isteyen bir bölümde yüksek lisans yapıyor olmam. Birkaç makale üzerinde çalışıyor...
Her saniye birbirinden farklıdır – en azından kafamızı meşgul ettiği kadarıyla… Duvar saatine bir bakın. İlk baktığınız an, saniye ibresinin takılıp kalmış olduğunu zannetmiş olabilirsiniz. Bu dakik mekanizmalarda her saniye eşit ise, bu duraklama neden oluyor?
Sadece bir anlığına zamanın var olmadığını düşünün. Alarmların, yemek zamanlarının ve son teslim tarihlerinin yerine, hayatınızın iki bez değişimi arasında akıp giden dev bir bulanıklık süreci olduğunu düşünün. Evet doğru, yeni doğmuş bir bebekken zaman sizin...
Bir çok ofis çalışanı sekiz saatini masa başında geçiriyor. Kahve molaları ve su içme aralarında Netflix’te yeni gösterime girenler hakkında muhabbet ediyorlar, acilen cevaplandırılması gereken mesajlar, mailler ve tabi ki izlenmesi ve ofistekilerle paylaşılması şart olmuş...
Saatiniz Kaç Para Ediyor? yazı dizisinin 1. Bölümünde, pratik br şekilde zamanınızın gerçek değerini bulabilmenizin yolunu göstermiştik. 2. Bölümde, biraz daha detaya giriyoruz.
Harcadığınız zamanların hepsi eşit değerlere sahip değil ve bu basit gerçeğin farkına varmanız, hayatınıza çok şey katabilir. Zamanınızı en iyi şekilde değerlendirebilmek için, önce zamanınızın değerini bilmeniz gerekiyor. İki bölümden oluşacak bu yazımızda, zamanınızın değerini ölçmek...
“Alındılar”, Edebi Hezeyanlar kategorisi altında, çoğunlukla tanınmış eserlerden ama mutlaka edebiyattan yaptığımız kısa alıntıları yayınladığımız köşemiz. Yıllar sonra tekrar görüşen iki insanın heyecanını hayal ediyorum… Bir zamanlar sık sık görüşmüşlerdir ve bu yüzden de, aynı yaşanmışlıklarla,...
