Japonya Notları – Nara – Osaka

Japonya Notları – Nara – Osaka

Kyoto‘dan sonraki durağımız geyikler şehri Nara’ydı. Nara’nın Kyoto’ya uzaklığı yaklaşık 50 km. Kyoto şehrinden önce 710-784 yılları arasında Japonya’ya başkentlik yapmış.

OsakaBaşkent, İmparator Kammu’nun emriyle önce Nagaoka-kyo’ya ardından da Heian’a yani Kyoto’ya aktarılıyor. Başkentin taşınma sebebi, hem ticaret yollarına ters olması, hem de imparatorun giderek güç kazanan Budizm karşısında politik gücünü sağlamak için yönetimi Budizm merkezi olan Nara’dan uzaklaştırmak istemesi.

Nara, tapınakları ve serbestçe dolaşan geyikleri ile ünlü. Diğer Japon şehirlerine göre tapınaklara, restaurantlara ulaşımın en rahat olduğu şehir. Nara tren istasyonundan çıkınca yaklaşık 20 dakika yürüme mesafesi ile Nara Park’a ulaşılabiliyor. Üstelik geçilen cadde yemek ve alışveriş için müsait. Nara parkta serbestçe gezen geyikleri beslemek mümkün! Yalnız yemek gördüklerinde birazcık saldırganlaşabiliyorlar. Bu geyiklerin haberci olduğuna inanılıyor.

Nara'nın Geyikleri

Nara’nın en meşhur tapınağı Todai-ji Tapınağı. Bu tapınağın yapılış tarihi 751 yılı ve yapıldığı tarihte Mısır piramitlerinden sonraki en yüksek yapı imiş. Halen günümüzde Dünya’nın en büyük ahşap yapısı kabul edilmekte ve Dünya’nın en yüksek bronz Buda heykelini bünyesinde barındırmakta. Aynı zamanda UNESCO’nun dünya mirası listesinde. Tapınağın yapılmasına, yapıldığı dönemde çok fazla salgın hastalık ve doğal felaketlerin olması sebep olmuş ve bu tapınak o dönemde Budizmde Japonya’nın en önemli merkezi olmuş. Nara Park’ta, geleneksel kıyafetli insanların insan gücüyle çektikleri iki tekerlekli arabalarıyla gezilebiliyor. Ben Hindistan’dan tövbeli olduğum için binmememeyi tercih ettik.

Nara

Nara’da iken ilk defa Türkiye’ye kart attık. Hani şu filmlerde üzerine pul yapıştırıp kartı posta kutusuna atılan şekilde. Tabi ki bizden önce gelmesini beklemiyorduk. Hatta gelmesini beklemiyorduk. Ama attığımız 3 karttan 1’i geldi! Buradan anladık ki, Japonlar taa Japonya’dan kartları Türkiye’ye ulaştırmış ama Türkiye’de kartların ikisi kaybolmuş. Olsun denemiş olduk.

Osaka

Nara’dan sonraki durağımız Osaka şehriydi. Osaka şehri, Japonya’nın en büyük 2. şehri ve Japonya’nın ticaret merkezi. Osaka metropol olduğu için geleneksel Japon dokusunu yitirmiş bir şehir. Tokyolular, Osakalıları aşırı laubali, Osakalılar ise Tokyoluları aşırı robot gibi bulurlarmış.

Osaka

Osaka’da gezilecek yerlerin başında Osaka kalesi geliyor. Kalenin çok geniş bahçesinden yürüyerek kaleye ulaşmak biraz zaman alıyor. Yapılış tarihi 1597 olan bu kale ne yazık ki çok kez yenilenmiş ve günümüzde teknolojik, asansörlü (!) bir tarihi yapı olmuş. Sakura zamanı gezdiğimiz için, Japonlar her park – bahçede piknik halindeydi. Kalenin etrafı da bir panayır havasındaydı. Burada değişik Japon yemeklerini denedik. Özellikle animesever ablamızın merakıyla takoyaki yani ahtapot topu yiyelim dedik ama bize göre değilmiş onu anladık. Öğürtüler eşliğinde takoyakiyi bıraktık.

O gece Japonya’ya has kapsül otelde kaldık. Kapsül odaların bulunduğu alan kadın-erkek olarak ayrıydı. Odanın içinde televizyon, telefon ve diğer odalarda olan imkanlar vardı. Sadece banyo ortak kullanımdı ve ayrı duşlar şeklinde değil de yanyana idi. Yani mahremiyet yoktu, ki bu Japonlar’da normal kabul ediliyor.

Bir sonraki yazımız Hiroshima

Fotoğrafların büyük boyutlarını görmek için, Japonya Notları – Nara – Osaka albümümüzü görüntüleyin.

Sevebilirsin...