Etiketlendi: hayat

Önyargılarımızı Nasıl Yeneriz?

Düşünmenin de, görme gibi kör noktalara sahip olduğunun farkında mısınız? Hikayeye göre, altı kör adamdan, yanında durdukları bir fili tarif etmeleri istenir. Önlerinde duran şeye dokunarak hissettiklerine göre fikirlerini belirler; önlerinde duranın yılan, ağaç, duvar vs....

Sıkılmak!

Farkındalığınızın seviyesini bilmem ama galiba biz Türkler biraz yükseklerden uçuyoruz. Hangi fabrikanın ihtiyacının ne olduğunu ya da hangi ulaşım hattının aslında nasıl olması gerektiğini veyahut aslında bu yemeğin nasıl yapıldığında daha güzel olduğunu bilmeyen birisi var...

Görevimiz Faydalı Olmak

Henri Amiel, görevimizin faydalı olmak olduğunu hatırlatıyor. Her zaman arzu ettiğimiz şekilde ve düzeyde ol(a)masa da… Elimizden geldiği kadar… “Görevimiz faydalı olmaktır. Arzu ettiğimiz kadar değil, gücümüz yettiği kadar…” – Henri Amiel

Hayatı Iskalamak

Çayın soğudu. Bak, bir kere daha ıskaladın. Bir kere daha kaçırdın hayatın ritmini. Şimdi o çayı ya soğuk soğuk içeceksin, ki bunu kimse sevmez, sevmemeli, ya da gidip delikli taşa dökeceksin. İki ihtimalde de kaybeden sen...

Nasıl 27 Yaşında Emekli Oldum?

div class=”yenicerceve”>Brenton Hayden, nasıl 27 yaşında emekli olmayı başardığını anlatıyor. “Üşengeç” kelimesinin neden bu kadar kötü bir ünü olduğunu bilmiyorum. Ben üşengeçliğe hayranım. Neden mi?: Üşengeçlik, zeki bir insanın A noktasından B noktasına en kısa sürede...

Canım Oğluma

Geçmişten bir mektup… Canım oğlum. Orada da akşam oldu mu? Burada siyah bir yorgan gibi çöktü gecenin karanlığı. Kendini sakın yalnız hissetme. Kalbim hep seninle ciğerparem. Belki sen başkalarının gözünde genç bir erkeksin. Ama benim gözümde...

Yap!

O kadar çok duyduk ki “yapamazsın” lafını.. Dikkate almamak noktasını geçip motivasyon kaynağı oluverdi zamanla “yapamazsın”. Bir de “yaptırmazlar” vardı tabi. Komplo teorileriyle yoğrulmuş tek kelimelik bir pasifize cümle. Ona hiç girmiyorum bile. “Yapamazsın” aslında “yapamazdım”...

Ertelemeyi Bırakmak İçin İki Dakika Kuralı

Kafanda, bir gün yapmayı planladığın yüzlerce şey var. Bunlardan bazıları, uzun süre çalışmanı gerektiren şeyler, bazılarıysa kısa sürede halledebileceğin konular. Her halükarda, erteliyorsun. Daha uygun, daha iyi bir zaman bulabileceğini sanarak erteliyorsun. O işler asla halledilemiyor,...