Amacımız?! Sadece yaşamak, üremek, beslenmek mi?

Amacımız?! Sadece yaşamak, üremek, beslenmek mi?

Geçtiğimiz birkaç yıl içinde daha önceki yıllara benzer yeni savaşlar oluyor ülkemize yakın yerlerde. Suriye, Mısır, Gürcistan, kuzeyimizde de Rusya. Tüm bu savaş alanlarının yanında ikincil zarar görmemek neredeyse imkansız. Bir savaşta bile tarafsız olmak zorken, çok sayıda büyüklü küçüklü silahlı mücadeleler sadece bölgenin değil bütün dünyayı dış politikalarını gözden geçirmeye itti.

Sonunda bu savaşlar günlük hayatın bir parçası haline gelmeden, vurulma ya da patlama en temel ölüm sebebi olmadan önce duruma müdahale etmeliyiz. Hayır sadece biz değil bütün insanlık. Arzuladığımız şeye hiçbir kural tanımadan kavuşmaya çabalamk, kişisel haklara riayet etmemek, karşımızdakinin özgürlüğünü kendimizinkinin bekası için harcanabilir görmek; çok hastalıklı bir tutum. Çünkü dengeler terse döndüğünde rakibinizi, belki de düşmanınızı şikayet edeceğiniz bir değer mekanizması kalmayacaktır.

Sadece kendi gelecek çıkarımız için değil; temel insan vasıflarımızdan olan iletişim, geçimlilik gibi özelliklerimizi kaybedersek, birbirimizin ne istediğini değil de kendi ne istediğimizi öne çıkarırsak çatışmalar sürer gider. Bu ise bütün insanlığın sonunu getirir. Birbirini anlamayan, karışmayan, yok sayan 2 ayaklı canlılar olarak yaşar gideriz.

Ama hayat amacımız sadece arzularımıza ulaşmak mıdır? Bugün hayvanların birbirine yardım etmesi en çok tıklanan videolara malzeme oluyor da, insan olmasıyla övünen bizlerde niye bir kıvılcım, bir uyanma sağlamıyor? İnsani özellikler deyince nedense hep hayvansal özellikler sayılıyor: Yeme, içme, üreme, uyuma… Bu mudur insan? Bu mudur medeniyet? Bu kadar mıyız? Hayır.

Bunlardan çok çok daha fazlasıyız. İnsan deyince sadece bunları anlamak, insanı okuyamamaktan kaynaklanıyor. Hep kitap okumanın azlığından yakınırız ama neyi okumak gerektiğine bakmayız.

Okuduğumuz ve alıntıları tweetlediğimiz, duvar kağıdı yaptığımız, arkadaş çevresinde göz doldurduğumuz ve sonra unuttuğumuz o bir karışlık kurgu kitapları bize hayatın esrarını aralamayacak. Bize insanı anlatan kitaplar gerekiyor. İnsanı okumamızı sağlayan. Temel problem buradan başlıyor.

“Dur bir dakika! Bu kısır döngü ile mi yetineceğim? Herhangi bir yaşam formu gibi, sadece besin temin etme ve çoğalma mı benim yaşam amacım? Bu mudur yani?”

Günümüzde en çok ihtiyaç duyduğumuz ve en az sorulan sorular… Herkesin mücadele içgüdüsü var ama ne için mücadele ettiğini, edeceğini, etmesi gerektiğini bilmeyen insandan daha tehlikelisi yok.

İsmail Sarbay

Hekim. Opereyşın'ın kurucu ortağı ve isim babası. Görseli yazıya tercih etmesiyle tanınır. Hobilerine titizlikle sarılır.

Sevebilirsin...