15 gün nasıl geçti?
Sonunda bitti! 2 önceki cumartesi günü, 15 gün süresince günlük internet kullanımımı 30 dakika ile sınırlandırmayı planladığımı söylemiştim. Bu süre, ertesi güne devredemeyecekti. Yani bir gün içinde bu sürenin ne kadarını kullanırsam kullanayım, kalan süreyi sonraki günlerde kullanamayacaktım. Üstelik bu süre, internette aktif olarak veri transferi yaptığım süreyle sınırlı kalmıyor, genel anlamda tarayıcının açık kaldığı süreyi de içine alıyordu. Yani sayfaları sırasıyla yükledikten sonra okumak da, 30 dakikadan yememe sebep olacaktı.
Hemen esas soruyu sorup cevaplayayım: Başarılı olabildim mi? Evet. 15 gün süresince, internet kullanımımı günde 30 dakika ile sınırlamayı zor da olsa başardım.
Peki bu süreç nasıl geçti?
Hatırlarsanız, bu hedefimin duyurusunu yaptığım yazıda, günlük gerçek internet ihtiyacımın kaç dakika olduğunu sorgulamıştım. Geçen süre zarfında, kişisel mail kutuma ve Opereysin.com iletişim adresine gelen mailleri okumak ve değerlendirmek, internetteki hesaplarımı takip etmek, Opereysin.com’un Twitter hesabından gidişatla ilgili mesajlar yollamak gibi çok önemli işler için 10-15 dakikanın yettiğini anladım. Tabi bu 15 gün içerisinde geniş çaplı ilgilenmem gereken bir işim çıksaydı, bu kadar süre yeterli olamayacaktı.
Nitekim, daha hedefimin ilk günlerinde, eğitim sürecim için bir sunum hazırlamam gerektiğini öğrendim. İnternette araştırma yapmamı gerektiren bu sunumu, o 15 gün içinde hazırlamam gerekecekti ve günde 30 dakika bu çalışma için yeterli olamazdı. Çok canım sıkıldı!
Ancak sunumun hazırlanması için verilen süre 2 hafta kadar uzatıldı ve bu problem de böylece çözülmüş oldu.
Süre kısıtlamamdan en büyük darbeyi videolar yedi. Günde 5-10 video seyreden ben, 15 gün boyunca toplam 20’den az video seyrettim. İşin doğrusu hiç bir şey de kaybetmedim.
Bir kaç gün internetten tamamen uzak kalmam gerekti. Bunun dışındaki günlerde ise internet kullanımım genellikle günde 20-25 dakikayı geçmedi.
Genellikle 30 dakikaya ulaşamadan günün bitmesinin sebebi, internette yapacak şey bulamamam değildi elbette. İlgimi çeken çok şey vardı ama, mesela bu süreyi aşmadan seyredecek bir video bulmam ve yine süreyi aşmadan o videoyu seyretmeyi tamamlamam mümkün olamadığı için, denemeye bile cesaret edemedim.
Daha ilk günlerde, bir dostumun “Harika bir video buldum. Mutlaka seyret. Gerçi 10 dakika sürüyor, sen seyredemezsin” dedikten sonra keyifli keyifli güldüğünü hatırlıyorum.
Son günlere doğru internete duyduğum özlem, neredeyse yoksunluk belirtileriyle kendini göstermeye başladı. Çevreyle ilişkilerimde bir değişiklik olmasa da, yakın çevremden bu süreçte gerginleştiğimi söyleyenler oldu. Açıkcası ben de bu değişikliği fark ettim.
Sonunda 15 gün bitti. Sonuç olarak, benim gibi, yaklaşık 10 yıldır internet kullanımı hiç sınırlanmamış internet “bağımlısı” bir insanın bile, günlük 30 dakika internet kullanımıyla işlerinin çok da aksamadığını görmüş oldum.
Ancak yine de internette araştırma yapmanız gerektiğinde, günde 30 dakika yeterli olmuyor. Aynı şekilde, internette dolaşarak blogunuza yazılar hazırlıyorsanız veya sitenizde bir güncelleme yapacaksanız, bu sürenin yeterli gelmesi çok da mümkün değil.
Sizin de böyle bir tecrübe yaşamanızı tavsiye ederim. İlk günlerde bir arkadaşımın söylediği gibi, “Başarılı olamayacak olsanız bile, internet bağımlısı olduğunuzu anlamanız için” faydalı olacaktır.
Şimdi izin verirseniz, tekrar internetime dönmek istiyorum. 🙂
Sürece dair sorularınız olursa, buradan cevaplayabilirim.
Acaba bu zaman zarfında, bunun gibi birkaç proje daha yapsam iyi olur deyipte, zor olduğunu anladığınızda yapmaktan vazgeçtiğiniz oldu mu ?
mesela bir günde kullanman gereken internetin bir kismini ogleden once bir kismini ogleden sonra gibi bazi alternatifler denediniz mi yoksa hepsini bir anda mi kullandiniz?
@bulut;
Aklımda bazı fikirler var. Vazgeçecek kadar yılmadım.
@emre dogan;
Genelde hepsini birden kullandım. Zaten birkaç parçaya ayırınca iyice yetmiyor insana 🙂
Konuyla ilgili daha önce yazdığımız bir yazı: İnternetin fişini çekin!