Görüşmelerde Daha Özgüvenli Görünmek için 7 İpucu

İster profesyonel, isterse sosyal bir çevre olsun, yeni bir ortama girdiğinizde; görünüşünüzün, beden dilinizin ve davranışlarınızın karşınızdakilere hakkınızda çok sayıda bilgi verdiğini biliyoruz. Daha ağzınızı bile açmadan, birçok insan hakkınızda “not vermiş”, kafasında sizi bir noktaya oturtmuş oluyor. “İnsan kıyafetiyle karşılanır, fikirleriyle uğurlanır” sözü de belki bu realist durumu en iyi şekilde özetliyor.

Kılık kıyafetimize ve beden dilimize dikkat etmemizin önemli olduğu açık. Peki daha özgüvenli görünmek için başka neler yapabiliriz? “Nereye gitse sevilir”, “Tuttuğunu koparır” denilen insanlar; acaba neleri diğer insanlardan farklı yapıyor olabilirler?

Bu yazımızda, daha özgüvenli görünebilmek için uygulayabileceğiniz bazı “taktiklere” yer vereceğiz.

Daha Yavaş Konuşun

Gergin olduğumuz zaman kalp atım hızımız ve solunum sayımız artar. Üzerine heyecanımızı da eklediğimizde, daha hızlı konuşmamız kaçınışlmaz olur. Buna ek olarak, bazılarımız yapısı itibariyle hızlı konuşmasıyla ünlüdür. Amacınız ne olursa olsun; çok hızlı konuşmanın, otorite eksikliği veya güven eksikliği ile ilişkili olduğu kabul ediliyor. Ek olarak, hızlı konuşurken, telaffuz hataları yapma olasılığı yükseliyor ve ağzınızdan çıkacak kelimeleri düşünmek için daha az zamanınız oluyor. Bilinçli olarak daha yavaş konuşmaya çalışın. Böylece istediğiniz noktaları daha doğru şekilde vurgulayabilir ve ciddi hatalar yapma ihtimalinizi de azaltmış olursunuz.

Yavaş konuşmaya ek olarak, uygun noktalarda verilecek boşluklar, boşluk öncesindeki ifadenizin taşıdığı anlam yükünü artıracaktır.

Göz Temasını Koruyun

Konuştuğunuz kişinin telefonuyla uğraşması veya sağa sola bakması size neler hissettirir? Siz siz olun, karşınızdakini dinlerken her zaman göz temasını koruyun. Yine konuşurken de muhatabınızla mümkün olduğunca göz temasını korumaya çalışın. Bu, kendinize olan güveninizi ve aynı zamanda konuşmanıza dikkatinizi verdiğinizi gösterir.

Başka Konulara Atlamayın

Bir etkinlikte konuşma yapacaksanız, öncesinde hazırlık fırsatınız olacağı için çeşitli konular arasında git-gel yapabilir, bir konudan bahsederken araya bir hikaye sıkıştırıp, sonra aynı konuya geri dönebilirsiniz. Ancak bir iş görüşmesi gibi öncesinde bütün konuşmanızı planlayamayacağınız durumlarda, konuşma sırasında başka konulara atlamanız olumsuz bir görüntü çizecektir. Mesela karşınızdaki kişi bir soru sorduysa; bu sorunun cevabını verirken, araya başka konular sıkıştırmak yerine, sorunun cevabını en doğru şekilde vermeye odaklanın.

Düşük Ses Tonuyla Konuşun

Hepimizin doğal bir ses tonu var. Ancak ses eğitiminin hitabette büyük öneme sahip olduğunu da biliyoruz. Popüler olan politikacılara ve spikerlere bir göz atacak olursanız, çoğunun daha düşük ses tonlarına sahip olduğunu göreceksiniz. Bu bir tesadüf değil. İnsanlar, daha düşük ses tonuyla konuşan konuşmacıların daha fazla otorite ve güvene sahip olduğunu düşünme eğilimindedir. Daha düşük bir ses tonuyla konuşma pratiği yapın. Elbette kendinizi zorlayarak doğal olmayan bir ses tonuyla konuşmamalısınız. Ancak sesinizi bir iki ton düşürebilmek, büyük yarar sağlama potansiyeli taşıyor.

Beden Dilini Önemseyin

Konuşmalarda, ağızdan çıkan kelimeler kadar beden dili de önemlidir. Çökkün omuzlarla söylediğiniz kendinizden emin(miş gibi görünen) cümleler, karşınızdakine geçmez. İnsanların önünde otururken veya ayakta dururken duruşunuzu iyileştirmeyeçalışın. Omuzlarınız geride olacak şekilde dik durun veya oturun ve başınızı dik tutun. Bu, daha büyük ve kendinden emin görünmenizi sağlayacak ve aynı zamanda daha kendinden emin hissetmenize yardımcı olacaktır. Ayrıca, daha verimli nefes alabilmeniz ve dolayısıyla konuşabilmeniz de sağlanmış olacak. Sosyal psikolog Amy Cuddy, TED Konferansındaki konuşmasında, bahsettiğimiz bu “güç duruşu”nun, insanın kendinden emin olmadığı durumlarda bile testesteron ve kortizol düzeylerini etkileyebileceğini ve kişinin başarı şansını etkileyebileceğini ifade ediyor.

Buna ek olarak jest ve mimikleriniz ve el hareketleriniz de söylediklerinizi güçlendirmek için paha biçilemez fırsatlar sunuyor. Kollarınızı çaprazlamayın. Bu ifade; uzak, güvensiz, savunmacı veya endişeli olduğunuzu gösterir. Bunun yerine, kollarınızı yan tarafınızda tutun. Böylece sohbet ederken çok gergin görünmeyeceksiniz ve karşınızdaki kişi daha rahat olacaktır. Yine sık sık yüzünüze veya saçınıza dokunmanız, genellikle endişe veya sinirlilik ile ilişkilendirilir. Mümkün olduğunxa uzak durun.

Bol Bol Gülümseyin

Tatlı bir gülümsemenin açamayacağı kapı yok! Gülümsemek rahat olduğunuzu gösterir. Rahat görünmek ise özgüven ile ilişkilidir. Üstelik, insanlar birbirlerini taklit etme eğilimindedir. Asık bir surat, karşınızdakinin de modunu düşürecek ve onun da suratını asmasına sebep olacaktır. Gülümseyerek, onunla iletişime geçtiğiniz için mutlu olduğunuzu gösterin.

Pratik Yapın

Daha iyi konuşabilmenin yolu, daha çok pratik yapmakta. Binlerce kişinin karşısında sesi titremeden konuşabilen kişilerin, öncesinde yüzlerce defa daha küçük topluluklara konuşarak tecrübe kazanmış olduğunu unutmayın. Topluluk önündeki konuşmalarınızdan önce, ayna karşısında ve sevdikleriniz önünde konuşun ve yukarıda verdiğimiz ipuçlarını deneyin. Vurgularınız, duruşunuz, hikayeniz ancak bu şekilde mükemmele yaklaşacaktır. “Doğal” gibi görünen efsanevi konuşmaların arkasında yoğun bir hazırlık süreci olduğunu unutmayın.

Özgüveninizi artırmak için başka ipuçları da arıyorsanız, daha önce yayınladığımız Özgüveni Arttırmanın 10 Kolay Yolu yazımıza bir göz atabilirsiniz.

Kaynak: inc.com

İbrahim

Hekim. Yazar, beğenirse çevirir, kod yazarak eğlenir. 2002'den beri internette yazıyor.

Sevebilirsin...