İtfaiye erinden örümcek adam olur mu?
8 yaşında, otistik bir çocuğun kurtarılması gerekiyorsa, itfaiye erinden örümcek adam olabiliyormuş pekala.
En azından Tayland sınırları içerisinde, olabiliyormuş.
Hikaye şu: Okula yeni başlayan otistik bir çocuk, okulun 3. katındaki pencerenin pervazına çıkmış ve öğretmenlerinin çağrılarını önemsemeden, pervazda dikilmeye başlamış.
Öğretmenler polisi aramışlar ve bir şekilde olay yerine itfaiye ekibi de gelmiş.
Çocuğun annesi, itfaiye ekibine kritik bir bilgi vermiş: Çocuk, süper kahramanları çok seviyormuş.
Bu bilgiyi alan bir itfaiye eri, hemen itfaiye merkezine geri dönmüş ve Örümcek Adam kostümü giyerek olay yerine geri dönmüş.
Kostümü nereden bulduğunu merak etmiş olmalısınız. İlk başta aklıma gelen şey, kostüm satan bir dükkandan satın almış olmasıydı. Ülkemizde böyle bir durumda yapılabilecek şey, budur çünkü. Ancak itfaiye erinin dükkan dükkan dolaşıp uygun bir kıyafet araması gerekmedi: İtfaiye merkezinde Örümcek Adam kostümü bulunuyordu!
Okullarda yapılan yangın tatbikatlarını renklendirmek için, bazı itfaiye erleri bu tip kostümler giyiyorlardı. Örümcek Adam kostümü de bu sebeple itfaiye merkezindeydi.
Neticede kostümünü giyip olay yerine gelen itfaiye eri; çocukla konuşarak, çocuğu pencereden çekilmeye ikna etmiş ve konu, tatsız bir durumla karşılaşılmadan sonlanmış.
İtfaiye eri, çocuğa neler söylediği hakkındaki soruya; “Örümcek Adamın kendisini kurtarmaya geldiğini, canavarların kendisine saldırmayacaklarını ve bana doğru yavaş yavaş yürümesi gerektiğini söyledim. Koşması tehlikeli olabilirdi” şeklinde cevap vermiş.
Basit kazalardan, ciddi kriz ortamlarına kadar değişen geniş bir spektrumda; bir çok olayla karşılaşıyoruz. Olayların boyutları büyüdükçe, kalifiye insan eksiğimiz ve çalışma disiplinindeki eksiklerimiz ortaya çıkıyor.
Yeri geldiğinde gelişmiş ülkelerde işlerin çok küçük bölümlere ayrıldığını söylüyor ve bir kişinin yalnızca küçük bir iş bölümünden sorumlu tutulmasını eleştiriyoruz. Bizim çok daha büyük işleri bir arada yapabildiğimizi söylüyoruz.
Ancak kalifiye insan ihtiyacı olduğunda, “Neden bu konunun uzmanı yok!” diye hayıflanıyoruz.
Herkes her işi yapmaya çalışırsa, ortaya keşmekeş bir manzara çıkıyor.
Herkes her işi yapıyor, ama eksik yapıyor. Herkes eksik yaptığı için de, kimse birbirini suçlayamıyor.
Artık, her iş alanında, bir konuda tek bir sorumlu olması, bizim için de daha mantıklı görünüyor.
Herkes küçük küçük işlerden sorumlu tutulsun, ancak başarısızlık da asla tolere edilmesin.
Bu kadar iş, bizim için işten sayılmaz mı?
Otistik bir çocuğun dikkatini çekmek için maske kullanmayı akıl edebilecek bir itfaiye eri, yeterince iş yapmıyor mu?