Zaman Öğütme Makinesi
div class=”yenicerceve”>Brenton Hayden, nasıl 27 yaşında emekli olmayı başardığını anlatıyor. “Üşengeç” kelimesinin neden bu kadar kötü bir ünü olduğunu bilmiyorum. Ben üşengeçliğe hayranım. Neden mi?: Üşengeçlik, zeki bir insanın A noktasından B noktasına en kısa sürede...
Geçmişten bir mektup… Canım oğlum. Orada da akşam oldu mu? Burada siyah bir yorgan gibi çöktü gecenin karanlığı. Kendini sakın yalnız hissetme. Kalbim hep seninle ciğerparem. Belki sen başkalarının gözünde genç bir erkeksin. Ama benim gözümde...
O kadar çok duyduk ki “yapamazsın” lafını.. Dikkate almamak noktasını geçip motivasyon kaynağı oluverdi zamanla “yapamazsın”. Bir de “yaptırmazlar” vardı tabi. Komplo teorileriyle yoğrulmuş tek kelimelik bir pasifize cümle. Ona hiç girmiyorum bile. “Yapamazsın” aslında “yapamazdım”...
Bir ağaçla başlayabilir bir orman, Bir gülücükle başlayabilir bir dostluk, Bir el yakalayabilir bir yüreği, Bir kelime özetleyebilir dev bir hedefi,
Etrafımda sıkça duyduğum şeylerden biri “Türkiye’de bir şey olmuyor” lafı. Bir çok örneklerle bu olumsuz fikrin desteklendiğini görüyorum: En başta dünyadaki iyi ve çalışkan ülkelerdeki iyi çalışma ortamı ve iyi çalışma kültürünü gösterip, lafı buradaki olumsuz...
İşim gereği, sürekli insanlarla iletişim halindeyim. Her bölgeden, her gelir düzeyinden, her eğitim & öğretim düzeyinden insanla tanışma ve konuşma fırsatım oldu. Ülkemizdeki eğitim ve öğretimin yetersiz olduğunu herkes söyler. Ama her nedense, çoğumuz, uzmanlık gerektiren...
Geçenlerde Obama’nın genç Amerikalıları bilgisayar programcılığına özendiren videosunun arkasına montajlanmış Ulaştırma Bakanının konuşmasından bir kesite denk geldim. Arkadaşlardan bir çoğu da bunu izlemiş. Üzerine bir kaç şey konuştuk: Şöyle ki genel kanaat Türkiye’nin bir tüketim ülkesi...
İnsanoğlunun çılgınlığını avucunun içi gibi bilirdi, Büyük ilgi duyardı ordulara ve donanmalara; Güldüğünde saygıdeğer senatörler kahkahalar atar, Ve ağladığında küçük çocuklar ölürdü sokaklarda… Epitaph on a Tyrant (Bir Zalim Kitabesi), 1939 – W. H. Auden
