Marka güneş gözlükleri daha mı kaliteli?

Yaz tatillerinin vaz geçilmezlerinden biri de güneş gözlükleridir. Adeta kışın kazakların dolaplardan çıkarılması gibi, “kış uykusuna” yattıkları yerden alınır, kâh göze, kah saça takılırlar.

Ancak yazın güneş gözlükleri kullandığımız kadar kesin bir gerçek daha var ki, o da markaya ve modaya olan bağımlılığımız.  İmkanı olanların, güneş gözlüklerini bir ihtiyaçtan çok daha öteye, bir lüks göstergesi haline getirdikleri aşikar.

Zararlı güneş ışınlarını engelleyen orta halli bir gözlük de işimizi görebilir aslında ama, sonra eş dost ne der?

Çok astronomik rakamları güneş gözlüklerine harcayan insanlarla karşılaştığınızda, bir hata eder de pahalı güneş gözlüklerinin çok da avantajlı olmadığını, daha gösterişli bir aksesuar olmaktan fazla bir şey sunmadığını söyleyecek olursanız, muhtemelen şuna benzer bir cevap alırsınız:

“Aaa… Hiç öyle şey olur mu? Marka güneş gözlükleri çok daha kaliteli. Hem polarize falan. Diğerleri gözleri bozuyor hem.  Züğürt tesellisi bunlar.”

10 TL’ye satılan güneş gözlüklerinin, diğerlerinden daha eksik oldukları su götürmez.

Peki, “daha” marka güneş gözlükleri, diğerlerinden daha mı kalitelidir gerçekten?

Aslında hayır.

Gözlüğün markası Ray-Ban, REVO, Prada, Bulgari, Burberry, Chanel, Polo Ralph Lauren, Paul Smith, Stella McCartney, Tiffany, Versace, Vogue, Persol, Miu Miu, Tory Burch veya Donna Karan olabilir.

Bu gözlüklerin bazısı 300 TL’den, bazısı 1000 TL’den satılıyor alıcısına.

Satış fiyatları arasında yüzlerce lira fark olan bu modeller arasında, aslında firma değerinin ve pazarlama maliyetlerinin değişmesinden başka hiç bir fark yok.

Bunu çok net söyleyebiliyoruz. Siz de karşınızdaki Ezberden Konuşan Çok Pahalı Gözlüklü Kişi’ye bu netlikte cevap verebilirsiniz.

Çünkü bu markaların hepsi, aynı gözlük firmasının fabrikalarında üretilen gözlükleri satıyor.

İsmi farklı, tasarımı farklı, fakat ultra-süper güneş engelleyici özellikleri (!) tamamen aynı olan gözlükleri…

Meraklısı için, perde arkasındaki bu şirketin adı da Luxottica. 1961’de kurulan bir İtalyan markası. 2009’da 315 milyon Euro kar eden, 60000 çalışanlı dev bir firma.

“Bu markaların %70 üretimini İtalya’daki fabrikalarımızda, geri kalanlarını da Amerika ve Çin’de yapıyoruz” diyor Wall Street Journal’a konuşan Luxottica temsilcisi Luca Biondolillo. “Tasarımı, üretimi ve pazarlamayı biz yapıyoruz” diye ekliyor.

Şirket, ilgili modaevleri ile yakın çalışarak, çoğunlukla bu markaların lisanslarıyla üretim yapıyor. Ancak bazı markalar da kendisine ait: Ray-Ban, Oakley, Vogue ve REVO.

Geçtiğimiz kriz döneminde bile karlılığını sürdürmeyi başaran Luxottica, her 1 dolarlık satışta 64 cent kâr ettiğini söylüyor. Satış ve reklam masraflarını düştükten sonra bile, geride 52 centlik bir kâr kalıyor.

Az kâr değil ha?

Hasılı, elin oğlu aynı malı süsleyip püsleyip farklı isimlerle tekrar tekrar satıyor.

Bize de marka güneş gözlüklerimizle hava atmak kalıyor.

“Zenginin malı, züğürdün çenesini yorar” derler hem, değil mi?

Aslında, uyanık üreticinin gözlükleri, moda tutkunlarının ceplerini yoruyor.