Girişimcinin İlk 1000 Günü
Basit bir hipotez: Çalıştığınız işten ayrılıp kendi işinizi kurduktan sonraki ilk bin günde, eski halinizden daha kötü durumda olacaksınız. Kolay anlaşılması için şöyle söyleyelim: Önceki yıl 40000 lira kazandıysanız, muhtemelen işten ayrıldıktan sonra aynı gelir düzeyine yükselebilmeniz yaklaşık 3 yıl sürecek.
İşte benim tecrübelerime göre, girişimciliğe başlanan ilk 1000 günde yaşananlar…
1000 Günden Önce (Özlem)
KENDİNİZLE ilgili bir blog yazıyorusunuz. Sebebini soranlara, “network” kurmak istediğinizi söylüyorsunuz.
İşinizden nefret etmeye başladınız.
İşinizden ayrılıp, cebinizdekilerle tatile çıktınız.
Blogunuzdan nasıl azıcık gelir elde edebileceğinizi anlatarak azıcık gelir kazanan bir blogun ürünlerini aldınız.
Ailenizle ve arkadaşlarınızla bu konuyu konuşup durdunuz.
“Satış ortaklığı” sistemiyle gelir elde edemediniz.
En yakın dostunuzla ortaklık kurmaya çalıştınız.
Bir kaç domain satın alıp, bir kaç projeye başlayıp, rakiplerinizi fark ettiğiniz anda çalışmayı bıraktınız.
1. – 333. Günler (Büyük Ümitler)
GoDaddy hesabınızı kurcalayıp durmak yerine, websitenize “Satın Al” butonu koymak için çalışmaya başladınız.
Muhtemel müşterilerinizi aramaya başladınız.
Ailenizle ve arkadaşlarınızla bu konuyu konuşmayı bırakıp, girişimcilerle ve sizinle yol alacak kişilerle takılmaya başladınız.
Nakit elde etmek için komik sayılabilecek bir iş aldınız. Yemek aralarında çalışıyorsunuz.
Freelance iş almaya başladınız.
Sıfırı tükettiniz.
Arkadaşlarınızdan para istediniz (Pişman oldunuz).
Neler yaptığınıza şaşırıyorsunuz.
Herkes bir an önce tatile çıkıp, “eskisi gibi” geri dönmenizi istemeye başladı.
Çoğu insan bu noktada pes etti. Siz etmediniz. Sizde mangal gibi bir yürek var.
334. – 666. Günler (Eziyet)
Müsterileriniz oldu.
İşiniz başınızdan aşkın.
Arkadaşlarınız ve aileniz delirdiğinizi düşünmeye başladılar.
“Mekandan bağımsız” çalışıyor olmanıza rağmen ailenizi ziyaret edememeye başladınız.
Eski arkadaşlarınız, “hayal peşinde” koştuğunuzu düşündüklerini söylediler: “Gerçek bir iş bul!”
Hiç paranız yok.
Bahsedilmek istediğiniz o mecrada şirketinizden bahsedildi. ama hiç müşteri getirmedi.
Paranoyaklaştınız. “Ya başarısız olursam?”, “Rakibim yenilik mi yapmış!?”, “Ne dedi, ne dedi?!?!”
Geliştiricileriniz sizi kandırıyor (Diye düşünüyorsunuz, ama henüz geliştirmeye dair bir fikriniz yok)
Konuşmak istemediğiniz bir konuda bayağı para harcadınız.
Büyük işler kovalıyorsunuz. Görüştüğünüz firmalar “Teklifinizi düşüneceklerini” söylediler.
667. – 1000. Günler (Gündoğumu)
Arkadaşlarınız, “Sen ne iş yapıyordun bi’ daha söylesene?” diye sordular.
Aileniz daha çok tatil yapabilmeye başlamanızdan çok memnun oldu.
Tatile çıkmayı seviyorsunuz, ama maillerinize bakmadan bir gün geçiremiyorsunuz. Bunu arzu edenlere şaşırıyorsunuz.
Girişimcilerle tanışmak ve onlardan bir şeyler öğrenmek, en önemli önceliklerinizden biri haline geldi.
Para kazanabilirdiniz, ama birisini işe almayı tercih ettiniz.
Yapılabilecek çok sayıda iş fikriniz birikti.
Düşünüyorsunuz da… bu gerçekten de mantıklı olabilir!
Verdiğiniz karardan çok memnun kaldınız.
Daha fazlasını istiyorsunuz.
Şimdi çözmenizi bekleyen başka problemler var.
Sizin kaçıncı gününüz?