Minik Serçe !
Serçenin biri bir bahar günü dalgın dalgın uçuyormuş. Bir anda farketmiş ki, bir yolun bir metre üstünde uçuyo ve karşıdanda motorsikletli bir adam geliyor.
Her ikisi de çarpışmayı engellemek için ellerinden geleni yapmışlar… ama nafile… Serçe “çotaaank” diye kaska çarpıp düşmüş. Şimdi, motorcu sıkı bir hayvansever ya, doğal olarak hemen atlamış motordan, koşmuş serçenin yanına. Serçe baygın yatıyor. Kıyamamış, bırakamamış yolda; almış getirmiş eve.
Evde eskiden kalma bir de kafesi var. Baygın serçeyi kafesin içine güzelce yerleştirmiş. Yanına biraz su, biraz da ekmek koymuş, vurmuş kafayı yatmış. Bizim serçe bi müddet sonra ayılmaya başlamış. Daha tam seçemiyor ortalığı. Hafif bulanıklık var yani… Bir bakmış ki parmaklık, ekmek, su falan var bulunduğu yerde…
Birden anlamış vaziyeti:
– Ulaaan, galiba motorcuyu öldürdük!