Say İsimlerini!..
Hitler üç esir yakalamış; İngiliz, Fransız ve bir de Yahudi. Üçünü karşısına almış:
Hitler üç esir yakalamış; İngiliz, Fransız ve bir de Yahudi. Üçünü karşısına almış:
Arkadaşım, okulun İngilizce hazırlık bölümünde gezerken “more reading power” adlı kitabı almak için okulun yakınına tezgah açan kitapçıya gitmiş.
Amerika’da bir milletvekili adayı seçim gezisine çıkmıştı. Şehir şehir, köy köy geziyordu, konuşmalar yapıyor, nutuklar atıyordu . Bir gün yolu bir Kızılderili köyüne düştü. Köy meydanında kurulu kürsüye çıkarak başladı konuşmaya…
Şimdi iş görüşmelerinin saçma mülakatlarından alınmış ilginç cevaplarla karşılaşacaksınız. Aman siz denemeyin! – Bu işi neden istiyorsunuz? – İş olsun diye. * İş veren: – Neden alüminyum boru ve kontrplak sektörü? Sizi bu sektöre çeken nedir?...
Kompartmanda tek başına yolculuk ediyordu. Birden kapı açıldı ve çifte tabancalı biri: “Çabuk paralari sökül!” diye bağırınca, adam korkudan titreyerek cevap verdi: – Kusuruma bakmayın ama meteliğim yok. – Öyleyse niye titriyorsun? Yolcu güldü: – Ben...
Yabancı filmlere yapılan kalitesiz dublajlar, insanın film zevkini alıp uzaklara kaçırmakla kalmıyor; kelime dağarcığımızı da nereden çıktığı belli olmayan kelimelerle “zenginleştiriyor” (!).
* Ne oldum degil oha falan oldum demeli * Gidi gidiyi dakkada, tikky tikkyi caddede bulur. * Ortama akacak tikky caddede durmaz. * Geçti mango indirimi sür porshce’yi converse’e
– Newton’un Londra sosyetesine girmeden önce bir halde çalıştığını ve bir arabadan tezgaha karpuz taşıma zincirinde çalışırken bir karpuzun başına düşerek yarıldığını, daha sonra ünlü olunca geçmişinden utanan Newton’un olayı, “Bir gün kırda oturuken başıma elma...