Eyvah! Google artık hızı önemsiyor!

İki gün önce Google, uzun bir süredir beklenen açıklamayı yaptı: Artık arama sonuçlarının sıralanmasında, sayfa yüklenme hızı da rol alacak. Açıklamada, Google’ın hızı her zaman önemsediği, ürünlerinde ve internette hıza önem verdiği ve bu sebeple artık Google arama sonuçlarında da hıza önem verileceği bilgileri yer aldı.

Böyle bir değişiklik, özellikle Türkiye’de, web sitesi sahipleri tarafından çok da sıcak karşılanmıyor. Zira genellikle Türkçe yayın yapan web sitelerinin sayfa yüklenme hızları, dünya ortalamasına yakın veya dünya ortalamasının altında.

Haliyle ilk bakışta; böyle bir değişikliğin, zaten sunucu masrafları gibi pek çok kalemde Türkçe yayın yapan sitelere göre avantajlı durumda olan yabancı web sitelerinin daha da öne çıkmasına sebep olabileceği düşünülebiliyor.

Ancak, çoğumuzun kabul edeceği bir gerçek var: İnternette bir şeylerin değişmesi gerekiyorsa, buna insanları ikna edebilecek etkili şirket, Google. Aniden kullanıma sunduğu Chrome tarayıcısı bile, JavaScript geliştirmeleri için yıllarca daha ayak diremeyi düşünen diğer tarayıcıların, “beklenmedik” JavaScript geliştirmeleri yapmalarına sebep olmadı mı?

İnternette hızla dolaşabilmeyi hepimiz istiyoruz. Bu hızın artmasının ise iki yolu var: Birincisi, bağlantı hızımızın artması, ikincisi ise, bağlandığımız web sayfalarının hızla yüklenebilmesi.

Özellikle Türkiye gibi internet bağlantılarının pahalı ve yavaş olduğu bir ülkede, ikinci faktör daha da önem kazanıyor.

Peki web sayfaları hızlanmaya çalışıyorlar mı?

Ne gezer!

İnternet bağlantıları hızlandıkça, web sitesi sahiplerinin çoğunda, site optimizasyonuyla uğraşmama gibi bir eğilim ortaya çıkıyor.

Olan, yavaş internet bağlantısı olan, bizim gibi kullanıcılara oluyor.

Google’ın bu değişikliği, milyonlarca insanın istediği değişikliğin önünü açabilir.

Çünkü, arama sonuçlarında üst sıralarda çıkmasına güvenerek, kullanıcıları çantada keklik gören web sitesi sahiplerinin artık ciddi bir korkuları olabilir: Sayfalarını optimize etmezlerse, ziyaretçilerinin yarısının geliş kaynağı olan Google’ı küstürebilirler!

***

Peki Google’ın bu değişikliği, sanıldığı kadar etkili olacak mı?

Google’dan Matt Cutts‘ın açıklamasına bakacak olursak, sorumuzun cevabı “Hayır”. En azından şimdilik.

Matt Cutts, açıklamanın yapıldığı Google sayfasında, arama sorgularının yalnızca %1‘inin bu değişiklikten etkileneceğinin belirtildiğini hatırlatıyor. Bir arama sayfasında 10 sorgu yer aldığını bildiğimize göre, arama sonuçlarında sanılandan çok daha az değişiklik olacağını söyleyebiliriz.

Üstelik, çoğu kişinin atladığı bir nokta daha var. Arama sonuçlarında hızın da dikkate alındığı yeni algoritma, Google.com’da İngilizce olarak yapılan aramalarda bir kaç haftadır zaten kullanılıyor!

Bir çok kullanıcının ve web sitesi sahibinin açıklamaya kadar farkına bile varmadığı bu değişikliğin, ilerleyen günlerde nasıl tepkiler alacağını hep birlikte göreceğiz.

Tahminimiz, site sahiplerini ürkütmek istemeyen Google’ın, hızın algoritma içindeki önemini zaman içinde tedricen arttıracağı.

Geriye tek bir soru kalıyor: Biz, o zamana kadar, sayfalarımızı hızlandırabilecek miyiz?

Kullanıcıların memnuniyeti ile Google’ın memnuniyeti bir defa daha terazinin aynı kefesinde olduğuna göre, sorumuzun cevabı için fazla düşünmeye gerek kalmıyor.

***

Değişiklik yapılıncaya kadar, Matt Cutts’ın tavsiyelerini uygulamaya geçirmek herhalde hepimizin işine yarar:

Bir: Göreceli olarak küçük bir değişiklik yapılıyor. Paniklemeyin!

İki: Bunu bir zorluk olarak görmeyin. Sitenizi hızlandırmanız arama sonuçları dışında da bir çok fayda sağlayabilir. Sitenizin ziyaretçileri, sayfalarınızın hızlı yüklenmesinden mutlu olurlar ve bu sebeple sitenizi daha sık ziyaret etmek isterler. Hızlı internet, hepimizin hayali değil mi?

Üç: Bu değişiklik, sitenizin ziyaretçi sayısını arttırmanın çok daha yapıcı yolları bulunduğunu bir kere daha göstermiş oluyor. Anahtar meta tagler belirlemekle zaman kaybedeceğinize, çok kolay ve etkili bazı adımlarla, sitenizin daha kullanışlı hale gelmesini sağlayabilirsiniz.

Ne dersiniz, sizce de haklı değil mi?