Mimari Fotoğrafçılık Rehberi

Mimari, günlük yaşamımızın büyük bir kısmını kuşatan, önemli bir konudur. Belki de bu sebeple, mimari, fotoğrafçılığın da önemli bir bölümü olarak kabul edilmelidir. Ancak geniş bir bölüm olmasına rağmen, hemen hemen bütün mimari fotoğraflarda kullanılabilecek bazı temel kurallar çıkarılabilir. Bu yazıda listelemeye çalışacağımız bu kuralların sizi, en azından, “bir parça yapıyı” nasıl daha başarılı fotoğraflayabileceğiniz konusunda düşünceye sevkedeceğini ümit ediyoruz.

Eski Yapılar
Eski yapıları fotoğraflarken, yapının tabi güzelliği ve zerafetini gösterecek açık ve basit bir kompozisyon seçilmelidir. Yapının çevresindeki öğelerden bazılarına kompozisyonda yer ayırmak, mimarinin duruşunu güçlendirecek ve manzaranın dar görünmesine engel olacaktır. Daha sonra da belirteceğimiz gibi, bazı durumlarda, yapıyı çevresinden soyutlamanız da gerekebilir.

Modern Yapılar

Modern yapıları fotoğraflarken, çok daha modern bir stili, “diğerlerinden ayırma stilini” kullanabilirsiniz. Aşırı perspektifler elde edebilmek için geniş açılı lenslerden faydalanabilir, yapıyı alışılmadık açılardan fotoğraflamayı deneyebilirsiniz. Ayrıca, modern yapılar genellikle sıkışık yerleşimli oldukları için, yapıyı diğer binalardan ayırmalı, bu esnada suni bir manzaranın ortaya çıkmamasına dikkat etmelisiniz.

Yapıyı Çevresinden Soyutlamak

Yapınızın çevresindeki öğelere fotoğrafınızda yer verip vermemekte kararsız kaldıysanız şunu düşünün: Bulunduğunuz durum ne ve fotoğrafınız ile hangi mesajı vermek istiyorsunuz? Eğer yapınızı bir kompozisyonun öğesi olarak kullanacaksanız, mesajınızın kompozisyonun diğer öğelerinden etkilenmeyeceğinden emin olmalısınız.

Eğer sahne binanızla uyumluysa, daha geniş bir açıdan fotoğraf çekin. Ancak çevre öğeleri mesaj ile uyumsuzsa, karenize girmesinler.

Mesela, İstanbul’un tam orta yerinde bulunan tarihi bir binayı düşünün. Eğer “Bulunduğu yere ait olmayan bina” imajı vermek istiyorsanız, geniş bir açıyı denemeli, çevre binaları da karenize dahil etmelisiniz. Ancak yalnızca tarihi binanın güzelliğini göstermek istiyorsanız, yahut “200 yıl önce İstanbul evi” kompozisyonlu bir fotoğraf çekmek istiyorsanız, yeni binaların karenizde yer alması mesajı bozmaktan başka bir işe yaramayacaktır. Bu sebeple bu binaları fotoğrafa dahil etmemelisiniz.

Işıklandırma

Işıklandırma, mimari fotoğrafçılığın çok önemli bir bölümüdür. Fotoğrafçıların birbirlerine “Işığın bol olsun” dileğinde bulunmalarının altında yatan sebebi hatırlatmaya gerek bile yok.

Bina fotoğrafları çekmeye niyetlendiyseniz, ışıklandırma ile ilgili yapabileceğiniz tek şey, çoğunlukla, günün (ve yılın) en uygun zamanını seçebilmekten ibarettir. Çünkü yapıları suni yöntemlerle ışıklandırmak çok pahalıya mâl olabilir ve bazı durumlarda mümkün de değildir.

Yan-ön ışıklandırma, genellikle en başarılı mimari fotoğrafların ortak ışık açısıdır. Hem yeterli ışık gelir, hem de binanın yüzü boyunca enteresan gölgelerin oluşumuna yol açar. Böylece binanın çıkıntıları daha belirginleşir ve fotoğraf daha 3 boyutlu bir görünüm kazanır.

Arkadan ışıklandırma, mimari fotoğrafçılıkta kullanılabilecek son ışıklandırma şeklidir. Zira çok düz ve karanlık bir yüzey elde edilmesine yol açar. Arkadan ışık alan bir binadan 2 şekilde işe yara fotoğraf elde edilebilir: Biri, gökyüzünü ortadan kaldırarak uzun exposure’da çekim yapmak, diğeri ise silüet tarzı fotoğraf elde etmektir. Bunlara bir alternatif olarak, havanın kararmasını da bekleyebilirsiniz.

Gece Fotoğrafları

En sıkıcı yapılar bile, gece fotoğraflarında bir başka görünürler. Aslında çoğu modern bina ve şehir merkezi, gece göz önünde bulundurularak tasarlanır. Hava karardığında, bu binalar onlarca ışıkla aydınlatılırlar. Bu da ortama renk ve parlaklık katar, binanın yüzü boyunca harika gölgelenmelerin oluşmasına yol açar.

Gece fotoğrafları çekerken, tripod kullanmalı ve fotoğraf makinenizi mümkün olan en düşük ISO değerine ayarlamalısınız. Bu, dijital kumlanmayı en aza indirecektir.

Enteresan Detayları Seçin

Bazı binalar, fotoğraflamaya değecek küçük çaplı detaylarla, çinilerle, oyuklarla, köşelerle, pencere kenarlarıyla kaplıdır. Bu detayları aramalı, bulduğunuzda uygun bir kısmını seçerek, yapının karakterini açığa çıkaran daha özel bir fotoğraf elde edebilirsiniz.

Sadece binalar değil…

Mimari fotoğrafçılığa ilk başlayanlarda, bu alanın binalarla sınırlı olduğu düşüncesi oluşabilir. Ancak her mimari yapı bina değildir, köprüler, kuleler, abideler ve hatta bazı köşe lambaları; mimari fotoğrafçılığa dahildir. Geniş düşünerek, çoğu insanın atlayabileceği bu öğeleri fotoğraflayabilirsiniz.