Zaman Öğütme Makinesi
Hemen hepimizin bir iş günü rutini vardır. Sabahın erkan saatinde geldiğimiz iş yerinde güne hazırlanmak bahanesiyle, aslında vakit öldüren pek çok alışkanlığa sahibiz: Posta kutusunu kontrol etmek, Facebook ve Twitter hesaplarımıza bakmak, bir bardak çay almak,...
Çok özlü bir söz. Bu sözü bir köşeye yazmak gerek. Ya da duvar kağıdına… 🙂 Sizin için hazırladığımız bu duvar kağıdının; masaüstü bilgisayarları için 1440×900, 1280×960 ve 1024×768 ve dizüstü bilgisayarlar için 1280×800 ve 1280×720 olmak...
Masai Mara‘dan aramıza katılan Hanute‘nin maceralarına kaldığımız yerden devam ediyoruz. Hanute’ye sorunuz olursa, Twitter hesabıyla iletişime geçebilir veya bu yazıya yorum atabilirsiniz. Göbekli beyaz adamın “My name is Murat! I’m Turk laayn!”* şeklinde bağırmasını kimse pek...
30 Eylül 2005’te (yani yayına başlamamızdan henüz 2 ay bile geçmeden) Polis Telsizi Kayıtları başlıklı bir yazı ile komik telsiz diyaloglarını siz okuyucularımızla paylaştık. Büyük bir beğeniyle karşılaştık. Hatta bazı yorumlarda bu konuşmaların sesli hâlinin yapılması...
Boş oturmak yok… Yapılacak hiçbir iş olmadığı durumda, camı kırın ve sonra da cam kırıklarını süpürün.
Geçtiğimiz Mayıs başında uzay istasyonunda bulunan astronotların bir günde 15 kez gün batışı ve doğuşu gördüklerinden bahsetmiştik. Yazının resmini hazırlarken elime geçen birkaç fotoğrafı daha sonrası için saklamak istemiştim. Şimdi size o resimlerle ürettiğim duvar kağıdını...
“Neredeyse sıramız da gelmiş” dedi elindeki sıra numarasını yanındaki kendi yaşlarındaki ak sakallı ihtiyara gösterirken. “Öyle” dedi ihtiyar. Kalın bir sesi vardı. Sakalını eliyle düzelterek devam etti: “Senin numara 22 galiba. Benimki de 20. İki sıra...
Amcasıyla yaz tatili üzerine interneyşınıl bir muhabbet içerisine giren çocuğun iç parçalayan halini, şiirsel bir dille ele alıyoruz (Çok değil, 3 kıta): It is summer once again, Karpuzu kap, getir yeğen! Take a slice, pass it...
