Çernobil’in sesleri

Geçtiğimiz ay Fukushima Nükleer Reaktörü’nde meydana gelen kaza, gözlerin tekrar geriye, 1986 yılına çevirilmesine sebep oldu.

1986 yılında, Çernobil Nükleer Reaktörü’nde büyük bir nükleer kaza meydana gelmiş, dünyanın pek çok bölgesini etkileyen sonuçlar ortaya çıkmıştı. Bu kaza o kadar önemliydi ki, bugün bir nükleer santralde meydana gelen kazanın şiddeti belirlenirken, Çernobil kazasını en üst düzey olarak kabul eden bir ölçü skalası kullanılıyor.

Çernobil kazasının ardından, kazanın geçtiği bölgenin 30 kilometre çevresi, yasak alan olarak belirlenmiş ve bölgedekiler başka şehirlere taşınarak, bölgeye giriş çıkışlar yasaklanmıştı. Bu bölgenin ismi Chernobyl Nuclear Power Plant Exclusion Zone’du. Bazen 30 kilometre Bölgesi adıyla da anılan bu bölgede, o tarihten beri çalışanlar hariç kimse yerleşmedi. 3800 kişiye ulaşan çalışanlar da, bölgede oturmadılar, vardiyalar halinde çalıştılar.

Bölgede terk edilmiş halde eşyalarıyla birlikte kalan binalar, parklar, bahçeler, zaman zaman meraklı turistler tarafından ziyaret edildi. Bazı uyanıklar da, bölgeden radyasyon tutmuş eşyaları çıkarmaya çalıştılar. Yakın dönemde yapılan bazı bilgisayar oyunlarında da, bölge gerçeğine oldukça uygun olarak yer aldı.

Peki geçen 25 yıl içerisinde bölgeye ne oldu? İnsanların boşalttığı yeri, hayvanlar ve bitkiler kapladı. Bölge, Avrupa’nın en geniş insansız bölgesi özelliğini kazandığı için vahşi dünyanın ilgisini çekmeyi başarmıştı.

Hemen aklınıza gelen sorunun cevabını verelim: Bugüne kadar bölgede mutasyona uğramış bir canlı görülmemiş. Kurtlar, kahverengi ayılar, karaca, kunduz, kırmızı geyik, yaban atları ve daha pek çok türü bölgede keyifle yaşarken görmek mümkün.

Ses sanatçısı Peter Cusack, Çernobil’e gitmiş ve bölgede “Çernobil’de Şafak” ve “Çernobil Kurbağaları” isimlerini verdiği 2 ayrı ses kaydı yapmış.

Ses kayıtlarına şu adresten ulaşabilir, bölgedeki canlıların nabzını bir de siz tutabilirsiniz.

Hallerinden memnun gibiler, değil mi?