Kar Hakkında Muhtemelen Bilmedikleriniz
Sıcacık evlerimizde otururken çok keyif aldığımız, soğukta kaldığımızda ise pek keyif alamadığımız; yola çıktığımızda görürsek tedirginlik duyduğumuz, kış mevsiminde görmezsek oldukça üzüldüğümüz şey: Kar. Hepimizin kar ile ilgili bilgisi var şüphesiz. Ama bu bilgileri muhtemelen bilmiyorsunuz.
1. Kar, yalnızca taneler şeklinde yağmaz.
Kar bulgur veya sulusepken olarak da yağar. Dolunun aksine, bulgur taneleri, bu kristalleri donmuş bulut damlaları arasından düşerken atmosferde oluşan mat buz parçacıklarıdır. Yani bu parçacıklar suyun donma noktasından daha soğuktur ancak hala sıvıdır. Bulut damlaları yumuşak ve topak bir kütle şeklini alacak şekilde bir araya gelirler. Diğer taraftan sulu sepken; gökyüzünden yağarken küçük, şeffaf buz toplarına dönüşen yağmur damlalarından oluşur.
2. Syracuse’da kar yasadışı hale getirilmeye çalışıldı.
Amerika’nın yoğun kar yağışlı büyük şehrinde etkileyici bir kürek mühimmatıbulunduğu biliniyor. Ama 1992’de bu beyaz şeyi kontrol etmek için yeni bir yol denendi. Şehir meclisi Noel’den önce kar yağmasının yasadışı olduğuna dair kararname çıkarttı. Ortaya çıkan enteresan sonuç: İki gün sonra kar yağdı.
3. Kar beyaz değil, yarı saydamdır.
Karı oluşturan buz parçaları aslında renksizdir. Kar tanesi yarı saydamdır. Yarı saydam maddeler güneş ışınlarını tamamen yansıtmadığı gibi güneş ışınlarını doğrudan geçirmezler (saydam gözlük gibi). Kristalin yüzeyinden yansıyan ışık, o bilindik beyaz görünümü oluşturur.
Peki neden beyaz? Nesneleri renkli görmemizin nedeni bazı ışık dalga boylarının yüzey tarafından emilirken diğerlerinin yansıtılmış olmasıdır (Hatırlatalım, ışık tüm renklerin spektrumudur). Nesneler, üzerlerinden yansıyan ışınların rengindedirler. Örneğin, gökyüzü mavidir; çünkü mavi ışık dalgaları yansır, diğer ışık dalgaları ise emilir. Kar tanesi çok fazla yüzeyden oluştuğu için ışık dağınık halde yüzeylere çarparak olabildiğince yansır. Bu da, hiçbir dalga emilmediği veya uyum içinde yansımadığı için ışığın beyaz renk olarak görünmesine sebep olur.
4. Aslında renkli kar da olur.
Yoğun kar mavi olarak görünür. Karın katmanları ışığı filtreler ve kırmızı ışının mavi ışından daha fazla emilmesine sebep olur. Neticede yoğun kar mavi görünür – kardaki ayak izlerinizin renginin çevresine göre nasıl olduklarını düşünsenize!
Kar bazen pembe olarak da yağar. Alplerin yüksek kesimleri ve kutupların kıyı bölgelerinde bulunan kırmızı renk pigmentine sahip serin su yosunları çevrelerindeki karlara renk verir.
5. Büyük tipi, kar fırtınası değildir.
Tipinin fırtına sınıfına dahil edilmesi için belirli nitelikleri barındırması gerekir. Rüzgar saate en az 56 km esmeli ve yağış sebebiyle görüş mesafesi en az üç saat boyunca 0.4 km’den aza inmelidir.
Ani kar fırtınası ise; kısa süre için, şiddetli rüzgarla beraber yoğun kar yağmasına denir.
6. İglonun içi dışarıdan 100 derece daha sıcak olabilir.
İçerideki ısı, sadece vücut ısısıyla sağlanır. Sıkıştırılmış kar, %90-95 oranında sıkışmış havadan oluşur. Bu hava hareket edemez ve ısıyı iletemez. Bu yüzden harika bir yalıtkandır. Ayı gibi bir çok hayvanın, kış uykusuna yatmak için karlara derin çukurlar kazmalarının bir yararı da budur.
