20 Yaşında Yeni Bir Şeyler…

Opereyşın bizim için hiçbir zaman “profesyonel” bir proje olmadı.
Adını sevgili İsmail‘in bulduğu bu blog, onun liseye başladığı, benim ise Tıp okumak için şehir dışına gideceğim günlerde; kendi günlük yaşantılarımızı paylaşabilmek ve ortak bir proje üzerinden iletişimde kalmak fikriyle kurulmuştu. Afili ilk yazısı “Yaslanın arkanıza ve seyretmeye başlayın. Çok şey göreceksiniz!..” şeklinde biterken alabildiğine iddialıydı, ama işin doğrusu 20 yıl sonra bu blogun hala devam ediyor olacağını o gün söyleseniz, biz bile inanır mıydık bilmiyorum.
Ağustos 2005’ten Ocak 2019’a kadar, dile kolay tam 14 yıl hiç ara vermeden devam ettiğimiz maceramız, bu tarihten sonra bir dönem birkaç yazının yayınlandığı ve sonra uzunca bir aralığın verildiği döngüler şeklinde sürdü.
Kendimize fazla yüklenmemiz de doğru olmaz sanırız: İki hekimin yönettiği bir içerik sitesinin; dünyayı sarsan pandemi döneminden, tıpta uzmanlık eğitimlerimizden, mecburi hizmetler için başka şehirlere atanmamızdan etkilenmemesi düşünülemezdi elbette. 2005’te birlikte yola çıktığımız 100 blog varsa, bugün hayatını devam ettirenlerin sayısı da bir elin parmaklarını geçmez sanıyoruz. “Zaman öğütme makinesi” sloganıyla yola çıkmış olsak da, aslında zaman her şeyi öğütmüyor mu?
2005’ten beri birçok “değişik” şey denedik. “Filtresiz” içeriklerin makbul sayıldığı ve internetin “herkesin herkese her şeyi özgürce söyleyebileceği” bir yer olduğunun sanıldığı günlerde “Bu sitede çocuklarınız güvende!” diye gururla haykırdık mesela.
Görme engelli okuyucularımız için seçme yazılarımız yazarları tarafından seslendirilerek yayınlandı.
Bazı yazılar için jenerik videolar hazırladık, animasyonlar yaptık, kısa filmler çektik, ve evet, yazdık, hem de bol bol yazdık.
Sessiz sedasız yürüttüğümüz Çeviri programımızda, İngilizce çeviri becerisini artırmak ve Türkçe web içeriğine katkıda bulunmak isteyen gönüllülerimizle yola çıkmış; “Esaynmınt”ların kişilere dağıtılması, gelen çevirilerin uzmanlarca değerlendirilerek hemen geribildirimlerin sağlanması şeklinde ilerleyen bir süreç oluşturmuştuk. O kadar beğenildi ki; birkaç yıl içinde, bu şekilde 38 çevirmenin 270 çevirisi Opereyşın’da yayınlandı. Teknik imkanlarımız sınırlandırmasaydı, bu sayı eminiz çok daha fazla olabilirdi.
Bir süredir ağır ağır da olsa tekrar düzenli içerik sunmak için uygun şartları sağlamaya çalışıyoruz.
Amacımız her zamanki gibi temiz ve yararlı Türkçe içerikleri ilgilisi ile buluşturmak. Üstelik bu defa Türkçenin yanına İngilizceyi de eklemek.
Ne kadar ilgi çeker bilmiyoruz.
“Buna değer mi?” sorusunun cevabı ise bizim için daima açık.
Çünkü, Opereyşın bizim için hiçbir zaman “profesyonel” bir proje olmadı.
15 ve 18 yaşlarında Opereyşın’a içerik üretmeye çalışırken duyduğumuz o tarifi zor heyecan, hiç bir zaman azalmadı.
Şimdi geçen yılların da kattıkları ile tekrar başlamak lazım.
Şimdi, yeni bir şeyler söylemek lazım…