“Mesaj Boynu” Diye Bir Hastalık Asla Var Olmadı!
İnsanların telefonlarına bakmak için boyunlarını bükmesiyle oluşan yıkıcı salgına mı yakalandınız? Sadece on yıldan daha kısa bir süre önce ilk kez fark edilen bir hastalık olan “Mesaj Boynu” hastalığından mı muzdaripsiniz?
Hikaye kulağa oldukça mantıklı geliyor. Gençler boyunlarını öne eğip telefonlarıyla uğraşarak vakit geçiriyorlar ve “Mesaj Boynu” adı verilen amansız bir hastalığa yakalanıyorlar. Böyle bir durum gerçekten olabilir mi? Elbette. Peki her cep telefonu kullananın başına geldiğini (veya geleceğini) iddia etmek, bir parça sansasyonel değil mi? Tabi ki! Ama dünya genelinde medya, “Mesaj Boynu” adı verilen hastalığa sahip insanların gerçek sayısını vermek yerine, akıllı telefon veya cep telefonu kullanan toplam insan sayısını verecek kadar ileri gitmişti.
“256 Whatsapp mesajı mı?”
Teknoloji, suçlamak için elbette birebirdir. Telefonlar! Sağlımıza zarar veriyorlar! Elbette öyle! Rochester Democrat and Chronicle dergisi, 8 ila 18 yaşlarındaki çocukların eğlence araçlarını kullanarak günde yedi buçuk saat harcadıklarına işaret ederek ipi göğüsledi. NBC News, Amerikalıların Aralık 2008’de 110 milyar metin mesajı gönderdiklerini belirtti. Washington Post, mesaj boynunun Amerikalı yetişkinlerin yüzde 58’inde bir risk oluşturduğunu yazdı. Çok derin hesaplamalar falan yaptıklarını sanmayın. “Yüzde 58” dediler, çünkü akıllı telefon sahibi olan insanların sayısı bu kadardı! Yani her akıllı telefon sahibinin “Mesaj Boynu” hastalığı vardı.
Peki, “mesaj boynu” teriminin ortaya çıktığı ilk yer neresiydi? Florida’lı kayropraktist Dean Fishman 2009’da bu terimin kullanım haklarını aldı ve “kendi imalatı olan” bu durumu tedavi etmek için bir Mesaj Boynu Enstitüsü kurdu. Amacı bu “salgını” ortadan kaldırmaktı. Medyaya, hem de çok defa, mülakat verdi ve bu süreçte nedense (!) işleri fazlasıyla arttı.
Fishman, CNN’e ilk mesaj boynu vakasını boyun ağrısına sahip 17 yaşında birinde teşhis ettiğini söyledi, çünkü muayene sırasında çocuğun akıllı telefon kullandığını fark etmişti. Sonra ise, hastalarının yüzde doksanının mesaj boynu şikayetiyle geldiğini söyledi. Belki bu doğrudur: Bu Mesaj Boynu Enstitüsünün mesaj yazan ve boyun ağrısı olan insanları cezbetmesini mantıklı kılıyor. Fakat bu durumun bir salgın olduğunun kanıtı değil kesinlikle.
Hesaplamalarda bir miktar hata olmuş olabilir mi acaba?
2014’te bu terim boynunu öne eğen insanların, boyunlarına yükledikleri gerginliği hesaplayan bir araştırmadan dolayı güçlendi. Hesaplamaya göre; yaklaşık 10 pound ağırlığında olan insan kafası, 60 derecelik açıyla aşağıya sarktığında boyna 60 pound’luk bir kuvvet uyguluyordu. Bu kulağa gerçekten kötü geliyor. İnsanlar genellikle kaç derece açıda iken mesaj yazarlar? Herhangi bir belirti ortaya çıkıyor mu, yoksa vücut bu duruma adapte olunca boynunuz daha da güçleniyor mu? Araştırma bu sorulara cevap vermek üzere yapılmamıştı. Yapılan tek şey, sanal bir iskelet üzerinde yapılan matematiksel bir analizdi. Hepsi bu! (İşte şurada o dönemden yayınlanan ve bu çalışmayı eleştiren bir makale yer alıyor).
Şimdi, mesaj boynunun korku saltanatı başlayalı yaklaşık on yıl olmuşken, mesaj boynunun gerçek bir şey olup olmadığını anlamaya çalışan bir araştırmadan elde ettiğimiz sonuçlar var. Brezilyalı bilim adamları, 18-21 yaşlarındaki 150 öğrencinin mesajlaşma duruşu ve boyun ağrısı şikâyetlerini karşılaştırdılar ve aralarında hiçbir ilişki bulamadıklarını açıkladılar. Buna ek olarak, bir omurilik uzmanı Daily Mail’e “Mesaj boynu bir salgın yok, hatta böyle bir hastalık bile yok” diyor.
