İstanbul’un Unutulmaz Kışları

İstanbul’un Unutulmaz Kışları
İstanbul son 33 yılın en soğuk günlerini yaşıyor. Peki siz hiç İstanbul Boğazı’nın taştığını veya donup üzerinden arabalar geçtiğini biliyor musunuz?

O sakin ve durgun boğazın taştığını ve kıyılarda ne kadar köy varsa yerle bir ettiğini sanırız duymamışsınızdır. Ama 1954‘ün Mart’ında donduğunu ve insanların boğazı yürüyerek geçtiğini hatırlayanlarınız vardır.

İstanbullu bugün kış denildiği zaman yanmayan kaloriferleri, hava kirliliğini ve kar yağışına yenilmiş bir trafiği hatırlar. Ama denizin donduğunu, gökten kül ve kükürt yağdığını, boğaziçinin taşarak köyleri yerle bir ettiğini hatırlamaz. İstanbul bütün bu saydıklarımız yaşamıştır. Bir daha yaşamayacağı ne malum.

Tarihçilerin İstanbul’da tespit ettikleri ilk kara kış m.401 senesinde yaşanmış. Bizim boğaziçi ilk defa buzla tanışmış. Buz da öyle az buz değilmiş hani.

İstanbul'un Unutulmaz Kışları

11 Kasım 472
tarihinde İstanbul semalarından yağan kül ve kükürt evleri oturulamaz hâle getirmiş.

Fakat asıl felaket 545 Ağustos’unda yaşanmış. Yaz günlerinde yaşanan bir günlük kış sert kışlara rahmet okutmuş. Tarihde görülmemiş bir med-cezir olayıyla boğaz suları kabarmış ve boğaziçi köylerine hücum etmiş.

15 Nisan 602‘de yaşanan felakette can ve mal kaybı büyük olmuş.

İstanbul’un önemli kışları içinde h.146 (m.786) yaşanan olay tam bir afettir. O günlerde İslam Ordusu, İstanbul’u dört bir yanından kuşatmış, surları kevgere çevirmekle meşgul iken aniden bastıran şiddetli kışla sadece insanlar değil, boğaz da buz kesmiş. Bogaziçinde denizin 17 kulaç yani 25-30 metre derinliğe kadar donduğunu söylersek daha iyi anlatmış oluruz. O kış atlı arabalarla iki yakayı buz üstünde aşmışlar. Bunlar öylesine kalınlığa ve yüksekliğe ulaşmış ki Sarayburnu surları bile hasar görmüş.

25 Ocak 905
, 1297, 1402 tarihleri; İstanbul’un kışa teslim olup boğazın buz üstünde geçildiği senelerden bazılarıdır. İşin ilginç yanı bu sert kışlar yaşanamadan az önce gökyüzünde beliren bir kuyruklu yıldız, aylarca İstanbul’u soğuk bir biçimde gözlemiş.

Sert kışın İstanbul’u asıl fetheylediği yıl 1621‘dir. Boğaziçi buzla kaplanmış, Haliç donmuş ve şehir aylarca sıkıntı çekmişti. Osmanlı‘nın İstanbul’da gördüğü bu ilk sert kış ve buzlanma sebebiyle şairler kalemlerini mürekkep yerine kara batırmışlardır. Seyyid Haşimi bu nadirattan olayın üstüne hemen bir tarih düşecektir:

Yol oldu Üsküdar’a 1030’da
Akdeniz dondu.

Eskilerin anlattığına göre 1928 kışı, Osmanlı sonrası görülen ilk deniz buzlanmasıdır.

İstanbul'un Unutulmaz Kışları

Yakın tarihte, 1954 Martı’nda ise, kavaklarda boğazın ağzı tamamen kapanmış, halk elde kovalarla buzlara sıkışan balıkları toplamış. Deniz yollarının şehir hatları vapurları günlerce keyif çatmış ve İstanbullular, ekmek ve odun sıkıntısı çekmişler.

Son yıllarda ise İstanbul, o sıcacık kar yağışına bile hasret kalmıştı. Ancak son 33 yılın en soğuk günlerini ve belki de en karlı günlerinden birini yaşayan dünya başkentinde yine en büyük problem ulaşım.

İstanbul'un Unutulmaz Kışları

Sevebilirsin...